KÖŞE TAŞI REHA İLHAN
OSMAN AYDIN
MİMAR
KENT KONSEYİ BAŞKANI
Yukarıda ki unvan ile imzalayarak gönderdiğiniz Kent Konseyi Genel Kurul kitapçığını aldım.
Zevkle okudum.
Bu sizin Kent Konseyi Başkanı olarak ilk genel kurulunuz olacak.
Yeni tüzüğe uygun olarak yapacağınız genel kurulda KALE İÇİ YÖNERGESİ , FİLM KOMİSYONU , ULAŞIM , KÜLTÜR SANAT ve KENTLİLİK HAFTASI gibi konuları görüşeceksiniz.
Bildiğiniz gibi genel kurullarda konular enine boyuna tartışılamaz.
İmzalı yazınız da da belirttiğiniz gibi katılımcıların toplantıya genel kurul kitapçığını okumuş olarak katılacaklarını varsayacaksınız.
Ve oylayacaksınız.
Kesinlikle kabul edilecekler.
Bu sizin için hiç iyi olmayacak…
AKP hükümetinin hazırladığı Tüzükten başlayan yanlış pozisyon Kent Konseyi’ni bir ucubeye çevirdi.
Üstüne gündeme aldığınız konular eklenince , geleceğe iyi bir başlangıç bırakma umudunuz kalmadı.
Sayın Başkan; Kaleiçi Yönergesi , herkese kendi hukukunu yazma ilhamı verecek kadar saçma ve gereksiz bir metin.
Oluşturmaya çalıştığı onlarca yeni bürokratik yapının dışında Kale içinde yaşayan herkese yeni yapılamayacaklar listesi sunmaktan başka bir işe yaramayacak.
Bu ne demokrasi , ne de yönetebilir olmak.
Var olan onlarca özel yasa ve yönetmelikleri ilgili kurumların nasıl daha kolay uygulayacaklarını belirtmek gibi basit bir anlayış ile hazırlanması gereken yönergeler kendi iç hukuklarını oluştururlarsa kargaşa ve kaos yaratırlar.
Var olan hukukun dışında yeni hukuk oluşturamazlar.
Keyfi önermelerle hayatı yaşanamaz kılmak gibi bir düzenleme Kent Konseyi’nin kabulü ile yürürlüğe girmemeli..
Kaldı ki bu yönerge Kurumların koordinasyonu ve çalışma esaslarını değil vatandaşların neyi nasıl yapamayacaklarına amir.
Büyükşehir belediyesi tarafından hazırlandığını tahmin ettiğim bu yönergeyi Genel Kurula , Antalya Barosunun görüşünü alarak getirmenizi öneririm..
Belediyenin kendi hukukçularının görüşü bile size yol gösterici olabilir.
Çöpünü biriktirme , muhafaza ve dökme şekline kadar insanları baskı altına almayı düşünen aklın nerelere gidebileceğini de düşündükçe ürküyorum.
Büyükşehir belediyesi kendi iç organizasyonuna çeki düzen vererek işini yapsın yeter..
Yönergeler hukuki belgelerdir.Herkes yazamaz . İlgili sivil toplum kuruluşlarının görüşleri alınmadan Kent Konseyi genel Kurullarına getirilmeleri demokratik anlayışa uygun olmayacaktır..
Film Komisyonu önermesi de genel kurula imzasız olarak sunulmuş.
Kimlerin hazırladığı belli değil.
Film Ajansları gibi ticari yapıların yaptığı iş ve işlemlerin gönüllülükleri kendilerinden menkul insanlar tarafından yapılmalarını öneren bu gündem maddesi de Kent Konseyi genel kurulunu olmaması gereken bir yere doğru itiyor.
Kimin belirlediği dahi belli olmayan insanların atamalarını yapmak gibi bir işlev yüklenen bu önerme ile genel kurula karşı haksızlık yapılıyor.
Kod adı konarak heyecanlı dolandırıcı hikayeleri anlatarak güzelleştirilmiş bu önermenin de yeniden yazılması için Kültür ve sanat çalışma gurubuna gönderilmesi ve Genel kurulda birilerinin daha gönüllü olduğu oylamasının yapılmamasını uygun görüyorum.
Çok beğenerek okuduğum Ulaştırma başlıklı raporun yazarının kim olduğunu öğrendiğimde kendisine teşekkür edebileceğim.
Yine de bu açık ve anlaşılır raporun genel kurul da kabulünün ne işe yarayacağının da açıklanması gerekiyor.
Sayın Başkan , genel kurullar tartışma ve yeni doğrular bulma düzlemleri değillerdir.
Bu yüzden görüşlerimi önceden ve bu köşeden size ileterek üzerime düşen ödevi yerine getirdiğimi düşünüyorum.
Başarılar dilerim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder