20 Mayıs 2013 Pazartesi
GÖNÜLLÜĞE VE GÖNÜLLÜLERE DAİR..
KÖŞE TAŞI REHA İLHAN
ONLAR ŞEHRİN ONURU VE GÜCÜDÜR..
Daha önce de yazdım..
Yaşayarak öğrendiğim değerli bilgilerden biridir bu.
Masanın her iki tarafında da bulunursanız daha iyi anlıyorsunuz.
Bir şehrin yaşama,gelişme ve mutlu olma enerjisinin kaynağı “şehrin gönüllüleri “ dir.
Yüksek maaşlı , bol böbürlenmeli bürokratları değil.
Bir şehrin gelişmişlik ölçüsü şehri ve şehirlileri için düşünen , çalışan gönüllü insan sayısı kadardır.
Şehri için beste yapan müzisyen , şiir yazan şair , şehrini resimleri ile geleceğe taşıyan ressam,fotoğraf sanatçısı , heykeltıraş , yazar…
Şehrin insanlarının sahip olduğu bütün kültür , kendisine sunulan bedava gösterileri rahat koltuklarda izlemek olmamalıdır.
Şehrin bütün spor başarısı, binlerce lira harcanarak ayakta tutulmaya çalışılan bir takım olmamalıdır.
Şehri yönetenlerin , verdikleri kararlarda , yaptıkları işlerde şehrin sosyal ve kültürel sermayesini arttırmayı amaçlamaları gerekir.
Bunun için yeter ve gerek şart O şehrin gönüllüleri ile birlikte çalışmaktır.
Şehrin “sosyal sermayesi”, bürokratların sevmedikleri işi zorunlu oldukları için yapar görünmeleri ile artmaz.
Bu şekilde çalışılırsa tam tersine azalır.
Sosyal ve kültürel sermayesi olmayan şehirlerin ne kadar çok para harcarsanız harcayın hiçbir konuda başarılı olması mümkün değildir.
Bu anlayışla yapılan tüm işler , yapıldığı gün ile sınırlı olarak vardır ve kesinlikle geleceğe kalmaz.Sevgisiz ve ilgisiz olarak yaptığınız işleri asla biriktiremezsiniz..Yani emeği , parayı ve enerjiyi boşa harcarsınız..Şehri tüketirsiniz.
Bu yazıyı yazmamın nedeni Büyükşehir belediye başkanına yaptığımız teşekkür ziyareti.
Antalya Futbol İl Tertip kurulu üyeleri ve Futbol Federasyonu İl temsilcisi ile belediye başkanımıza kendisi ile birlikte yaptığımız işler için teşekkür ettik ve kristal şilt verdik.
Büyükşehir Belediye başkanı Mustafa Akaydın , bu konuda bilimsel ve kültürel donanıma sahip olduğunu her bir araya gelişimizde bize gösterdi.
Birlikte önemli ve kalıcı işler yaptık.
Belediyenin bütçe imkanları ile sınırlı olsa da Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu ve Büyükşehir belediyesi olarak birlikte daha çok iş yapacağımızı umuyoruz.
Şehrimizin sermaye birikimini , sosyal ve kültürel sermayemizi arttırmaya yönelik kullanmayı başarmalıyız.
Belediyelerimiz ile bunu sınırlı da olsa yapıyoruz.
Şehrimizin biriktireceği ve çok şey kazanacağı bir fuar organizasyonu ise şimdilik bu enerjiden uzak görünüyor.
EXPO 2016 Fuar organizasyonundan söz ediyorum.
Oysa bu organizasyon bütçesi ve gerçekleştireceği fuar organizasyonu açısından bakıldığında bu konuda en doğru başlangıç noktası olarak görünüyor.
EXPO organizasyonu yöneticilerini ,şehrin gönüllüleri ile buluşmaya çağırıyorum.
Şehrin yöneticilerine de bu şehrin gönüllülerini ,maaşlı bürokratlarına ezdirmemeleri gerektiğini hatırlatıyorum…
Gönülsüz yapılan hiçbir iş geleceğe kalmaz.
Şehrin enerjisi ve gücü gönüllüleri ile ölçülür.
Gönüllülüğe ve gönüllülere gönül dolusu selam…
KÜLLERİMİZDEN DOĞARIZ
KÖŞE TAŞI REHA İLHAN
BİR MİLLETİN HİKAYESİ BİTMEMELİ.
İstediğiniz kadar övünebilir ve gurur duyabilirsiniz..
Çünkü yaptığımız iş , başardığımız şey insan uygarlığının en başarılı işi..
Bütün Dünya güçlerinin “tamam kazandık , bitirdik bunların işini “dediği günlerde küllerinden doğan bir efsane TÜRKİYE CUMHURİYETİ…
Genel Kurmay Başkanının “Bir şey mi yapacaksın Kemal” diye sorduğu adam sadece bir şey yapacağını söylemişti ama eksiksiz bir şey yaptı.
O kadar eksiksiz ki , yaptığı işin yüz yıl sonrasını bile görüp , bize ne yapmamız gerektiğini söyleyebildi.
Türk milletinin hikayesi uzun ve güçlü direnişlerle dolu.
Sadece 1919 yılının ilk on beş gününde yaşananlar bile inanılmaz…
1 Ocak 1919 , İngilizler Antep’i işgal ederler.
7 Ocak , Konya işgal edilir.
10 Ocak , Padişah Vahdettin bütün umudunu İngilizlere bağladığını söyler..Saraydaki altın işlemeli kabul odasında İngiliz Yüksek komiserine ,kendi geleceğinin İngilizlere bağlı olduğunu açıkça söyler.
12 Ocak, İngilizler Kars’ı işgal ederler.
14 Ocak yunan birliği Lüleburgaz – Hadımköy tren yolunu ele geçirir.
15 Ocak İngilizler Haydarpaşa garını , Fransızlar tüm şark demiryollarını ele geçirir.
30 Ocak Paris barış görüşmelerinde Osmanlı İmparatorluğunun parçalanması kararlaştırılır.
Artık her gün yeni bir şehir,kasaba,köy işgal edilir.
Demir yolları santim santim ele geçirilir.
Ülkenin her tarafında işgal orduları ve ajanları vardır.
Bütün Dünya orduları bir araya gelmiş ve işi bitirmiştir.
Paris’te de işin bittiği imza altına alınmıştır.
14 Mayıs gecesi, Damat Ferit’in konağından çıkan iki askerden biri bu durumda bir şey yapmayı düşünmektedir.
19 Mayıs sabahı Samsun’a çıkan Mustafa Kemal kağıt üzerinde işgali tamamlanmış ,teslim alınmış bir imparatorluktan yeni bir milli devlet kurma kararlılığındadır.
Milli bir devlet..
Türk Devleti..
Biten bir imparatorluğun hikayesinin yerini , küllerinden doğan bir milletin hikayesine bıraktığı tarihtir 19 Mayıs…
Bu hikaye bitecek mi?...Bitmeyecek mi?
Bu gün verilecek karar işte budur…
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)