21 Nisan 2010 Çarşamba

SEÇİLENLERİN ATADIKLARI

KÖŞE TAŞI REHA İLHAN


OKUYUP ANLAMA ÜZERİNE DENEMELER

Gazeteci ; okuduğunu ve yazdığını anlamalıdır.
Yönetici ; okuduğunu ve yaptığını anlamalıdır…
Okuyucu ; okuduğunu ve anladığını anlamalıdır…

Girişin bu denli karmaşık ve arkasından ne gelecek acaba dedirtici olması benim suçum…
Gördüğünüz gibi yazdığımı anlamışım.
Sıra sizde…
Atanmışlar ve seçilmişler ayrımını yapanların kendilerini acayip demokrat görmeleri bu ayrımı yapmalarının acayip acayip olmasındandır.
Devlet ; sadece seçilmişlerle yönetilirse bu günkünden az daha beter olabilir.
Yani bu gün fena halde beter bir durumda..
Devlet bu gün hiçbir döneminde olmadığı kadar Osmanlının yıkılış zamanına benziyor.
Benzetildi…
Seçilmişler tarafından…
Çünkü atanmışlar ,son sekiz yıldır seçilmişlerin yandaşları oldukları için atandılar.
Görevlerinin gerektirdiği bilgi ve beceri birikimlerine bakılmaksızın türban yandaşlığı ve yüzük kardeşliği gibi özellikleri ile seçilmişler tarafından atandılar.
Yani seçilenler Devleti ele geçirdi..
Sıkıntı bu…
Oysa Devlet sistemi sürdürülebilir olması için atanmışlara ve atananların liyakatine dayanır.
Dayanamadı ve çöktü…
Buraya kadar açık ve anlaşılır olduğunu düşündüğüm konunun neden birden bire Cumhuriyet Halk Partisine döndüğünü anlamak yönetici ve okuyucunun işi..

Antalya bu abuk siyasi tercihinden bütün baskı ve kötü siyasi etkilere karşın çabuk ayıldı ve Menderes Türel in yerine Mustafa Akaydın gibi Cumhuriyet değerlerine , Laik demokratik hukuk devleti ilkelerine özde bağlı birini seçti.
Özde bağlı diyorum çünkü ;Antalya , Akaydın ı uzun yıllar şehir Üniversitesinde test etti.
Kim olduğunu ne olduğunu bildiği bir insanı seçti.
Neye ve kime karşı seçti işte burası önemli.
Mustafa Akaydın , bu seçimin açık ve anlaşılır yönünü hiçbir zaman kaçırmamalı…
Seçildikten sonra atadıklarını işte bu ölçeğe göre belirlemeliydi.
Bir yıl oldu…
Bir yılın hesabını verdi…
Arka planda okuduklarım önümüzde ki dönemde şehrin tercihini değil ama Akaydın hocanın atama tercihlerini konuşacak gibi…