8 Ocak 2011 Cumartesi

SESİNİZİ KAYBEDİYORSUNUZ..

ÇIKMAYAN SES DUYULMAZ

Hukukun ; bir kişinin , bir cemaatin hukuku olması sürecinde çok farklı sesler duyuyorsunuz.
Duyuyorsunuz değil mi?
Umarım duyuyorsunuzdur.
Umarım okuyorsunuzdur.
Umarım vur patlasın çal oynasın sesleri ile karıştırmazsınız bu duyduklarınızı.
Çünkü değişen şeyin ne olduğu konusunda size söylenenleri duymanız gerekiyor.
Duyduklarınız , çatırdayan , çatlayan , yavaş yavaş yıkılan dev bir yapının sesleri.
Gördükleriniz bu yıkımdan çıkan toz toprak…
Birileri bu yıkımın tarafı…
Birileri bu yıkımın taşeronu.
Birileri bu yıkımın birinci derece sorumlusu.
Baskı ve yasak devletine dönüşen bir yapının unsurlarıyız.
Değişen aslında biziz.
Bizim hayatımız değişiyor.
Birileri bizim adımıza bize sormadan nasıl yaşayacağımıza karar veriyor.
Duyduklarınız işte bunun sesi..
Duyduklarınız aslında değişen hayatınızın sesi.
Kendi sesini duymayan insanların yaşadığı bir düzene doğru değişiyoruz.
Kendi sesinizi duymuyorsunuz , çünkü sesiniz çıkmıyor.
Duyduklarınız azınlığın , sesini şimdilik çıkarabilenleri sesi.
Bu sesi duymalısınız.
Çünkü bu ses aslında sizin sesiniz.
Bir hukuk insanı Anayasa değiştirmek için yapılan referandum öncesi size sesini duyurmaya çalıştı.
Yalvarıyorum dedi.
Bu değişime hayır demeniz için size yalvardı.
Çoğunluğunuz duymadı bu sesi.
Şimdi sıra bende.
Size yalvarıyorum…
Bu sesi duyun….
Çünkü bu ses aslında sizin sesiniz.