28 Haziran 2014 Cumartesi
SONRASINDA KARANLIK VAR..
KÖŞE TAŞI REHA İLHAN
ÖNCE NE BOZULUR.? SONRA NE OLUR?
Önce beyazlar kirlenir...
Her tarafımız kir pas içinde..
Önce biz Atatürkçüler kirletildik.
Bütün aydınlar,bütün eğitimli insanlar sistemli bir şekilde kirletildi,karalandı.
Ne öğretmenler kaldı , ne doktorlar ne mühendisler..
Düşünebilen,soru soran ,sorgulayan kim varsa kirletildi..
Özgürlük ,sadece cemaat davranışları ve türban ile tanımlandı.
Demokrasi , cahillerin örgütlenmesi.
Politika , ulemanın işi oldu.
Laik , demokratik hukuk devleti yok edildi.
Tek adam istikrarı kutsandı.
Olan oldu..
Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurumları ele geçirilerek bitirildi.
Irklar ve mezhepler alt kimliklerinde , Türklük de kirletildi.
Yani bütün beyazlarımız simsiyah artık...
Cahilliğin karanlığı ise ak mış gibi gösteriliyor.
Bütün bunları şimdi söylemiyor olmanın rahatlığını yaşıyorum..
Bir de üzüntüsünü..
Yazdım ve konuştum..
Anlattım ve anlaşılmaya çalıştım.
Şimdi yine aynısını yapıyorum.
Beyazlar kirletildi..
Şimdi ne olacak..
Griler siyaha boyanıyor.
Renkler kirletilip kap kara yapılıyor..
Tek adam,tek düşünce, tek renk var artık..
Siyah...
Kirini göstermeyen tek renk...
Karanlık...
Cumhurbaşkanlığı seçimi ile tamamlanacak bir operasyon bu.
Sonrası ...
Sonrasında genel seçim filan da yok.
Gerekte yok zaten..
Sonrasında beyaz yok...Renk yok...Sadece siyah var..
Seçeceğiniz tek renk siyah..
Sonrasında sadece din devleti var.
Sonrasında...
Sonrasında, bütün renklere ,özgürlüğe ,barışa ve demokrasiye , El fatiha....
ADIM ADIM GİDİYORUZ...
KÖŞE TAŞI REHA İLHAN
STEP BY STEP
Yazının başlığı ingilizce çünkü size göstermeye çalıştığım operasyon ingilizce konuşan bir devlete ait.
Ülkemizde yaşanan siyasi kaos,bir devlet krizi,Anayasal düzenin işlemesini engelleme suçu.
Daha önce hiç yaşamadığımız bir durum.
Yani bütün dikkatimizi bu krize çevirmemiz ve üzerinde düşünmemiz çok normal.
Üstelik bu süreç Ülkemizin ulusal dinamiklerinin kazanacağını düşündüğü bir yöne evriliyor.
Oysa hiç de öyle değil.
İşte size göstermeye çalışacağım da bu..
Yolsuzluk , usulsüzlük,çalma -çırpma suçları bu suçu işleyenlerin Dünya'nın neresine giderlerse gitsinler bedelini ödeyecekleri bir suç.
İşin bu yönüne daha sakin bakabiliriz.
Ama İngilizce konuşan ve bölgede geniş bir operasyon sürdüren devletin önemli bir adım olarak gördüğü idari yapı değişikliğinin bu yolsuzluk suçu ile suçlanan hükümetçe yapıldığını göz ardı edemeyiz.
Bu günkü hükümetin hiç bir anlamlı yararı olmayan “Bütün Şehir Yasası” ile yurdumuzun bir bölgesi ,kendilerini etnik kökenlerine göre tanımlayan bir terör örgütünün kontrolüne geçmesini sağlayacak.
Yolsuzlukla suçlanan hükümetin meclis gurubu çoğunluğu ile yaptığı bu değişiklik ,Anadolunun güney doğusunda özerk bir bölge oluşmasını sağlayacak.
Farkındaysanız ,ne olursa olsun mart ayında seçim yapılacağı söyleniyor ve bu seçimin her şeyi çözeceği gibi bir algı yaratılıyor.
Üstelik bunu suçlu olduğu iddia edilen hükümetin başı kesin bir sertlikle söylüyor.
Yani hedef yerel seçimlerin bu yargı ve bu polis gözetiminde yapılması.
Bu seçimin sonucunda ne olacağına odaklanmamız ve bu değişiklikle meydana gelecek farklılığı analiz etmemiz gerekli.
İşte size göstermeye çalıştığım şey bu.
Bu kargaşa,kaos ve devlet krizi içinde yaşadığımız anayasal bunalım günlerinde hiç kimsenin üzerinde durmadığı bu değişimi doğru algılamalıyız.
Gezi aklı bunu başarabilir.
Anayasal düzenin bozulduğunu ve çalışmadığını görerek yerel seçimler konusunda da düşünmek ve çözüm üretmek zorundayız.
Yapılacak seçimin bir genel seçim olması en doğru devam yolu olarak görünüyor.
Çünkü yerel seçimlerin yaratacağı bölünme çok büyük bir risk .
Genel seçim üzerinde en çok konuşulması ve istenmesi gereken bir konu olarak ele alınmalı.
Bu krizin en ağır faturasının bölünmemiz olmasından endişeliyim.
Huzurlu ve sağlıklı bir yeni yıl dilerim.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)