KÖŞE TAŞI REHA İLHAN
ÖNEMSİZ BİR YAZI
Antalya’nın yarını için önemli ama Antalya’yı yönettiklerini düşünenler için önemsiz.
Bu günkü Antalya’nın dünkü yöneticiler tarafından oluşturulduğunu ve kendilerinin de yarından sorum olduklarının farkında değiller gibi…
Büyükşehir Belediyesi “İMAR YÖNETMELİĞİNİ “ değiştiriyor..
Konu bugünü ve yarını önemseyenler için çok önemli…Ama bu yazı değil.
Önemli değil çünkü okunsa bile üzerinde durulmayacak.
Bir kişi bugün ve yarın hakkında düşüncelerini yazarak paylaşmak istemiş olacak.
Hepsi bu…
Oysa Kent konseyinden aldığım SMS mesajı ile haberdar olduğum bu konu bir gazetecinin köşe yazısında kalmayacak , sizin bu günkü hayatınızı ve yarın Antalya’da yaşamayı seçecek herkesi etkileyecek.
Lütfen bu değişiklik çalışmasının bir parçası olun , bugününüze ve yarınınıza sahip çıkın.
Yönetmelik değişiklik taslağını okudum …
Gördüm ki yönetim anlayışı değişmeden bir öncekinin üstüne basan ve kötü yönetime zemin hazırlayan bir yeni çalışma.
Hazırlayanları ya da bu günkü yöneticileri eleştirdiğimi düşünmeyin.
İyi niyetli bir çalışma olduğunu ve sadece uygulama eksikliklerini gidermek amacıyla yapılmış olduğunu düşünüyorum.
Tartışmanın ana ekseninin ayrıntılarda boğulup gitmesine de razı değilim.
İmar yönetmeliğinin Kentin Anayasası olduğunu düşünürüm.
Yaşadığınız evin , sokağın , caddenin , mahallenin , semtin ve şehrinizin nasıl bir yaşam alanı olacağını tanımlayan “şehir yasası”…
Nasıl bir hayatı öngördüğü belli olmayan , zor anlaşılır ve sağa sola çekilir olması çok kötü..Üstelik 2- 3 yılda bir değiştirilmesi Şehrimizi de 2-3 yılda bir farklılaştırıyor.
Bir karar verebilsek.
Nasıl bir şehir de yaşamak istediğimize bir karar verebilsek.
Bekir Kumbul Yörüktü , şehir hayatı ona göre değildi.
Menderes Türel Dubai’de yaşamak istiyordu.
Mustafa Akaydın , Henüz kampus sınırlarında yaşıyor.
Ama Şehrin İmar yönetmeliği değiştirilecek.
Neye dayanarak..Nasıl bir şehir öngörerek…Bu belli değil.
Öncekinin imla hataları , eksik kelimeleri üzerinde çalışılmış..
Anlaşılmaz ve bazıları hatalı yeni ifadeler yeni tanımlar eklenmiş.
Yeni olan kısmı işte bu.
Kendisi çok eski.
Hadi tartışmayı iki noktadan başlatayım…
Birincisi Resmi binalar ve sanayi tesisleri ile ilgili…Bu binalar ile ilgili bir tane imar uygulaması sınırı vardı O da kaldırılmak isteniyor…Bina Resmi hizmet binası ise hiçbir imar sınırlaması olmadan inşa edilebilecek.İfade şu “planda aykırı bir hüküm olmaması şartıyla”.Plana yaz istediğini yap.
Üstelik bu sınırsız inşaat yapım iznine “blok boyu” sınırsızlığı da eklenmiş.
KAMUSAL YARAR …Bu değişikliği eklemek isteyenlerin sandığı şey değil…Bu kavram giderek hayatımızı çekilmez kılacak şekle büründürüldü.
Üniversitemizin Kamu hukuku ve Kamu yönetimi bölümü , başkanla acilen bir araya gelip bilgi vermeli.İsterse ben hazırım…
Tartışmak istediğim İkinci değişiklik önerisi , “KENTSEL KULLANIM ALANLARI” bölümünde..Eklenen ifade “huzurevleri ve kreşler”…Gecekondu önleme bölgeleri ve gelişme konut alanlarını tanımlayan maddeye eklenenlere bakın…Huzurevleri ve kreşler..Açıklama da şu: İmar planlarında gösterilen alanlar dışında konut alanlarına huzurevi ve kreş yapılabilir….
Devlet hizmetleri olarak Anayasada duran onlarca hizmet hızla özelleştirildi.PTT artık yok.Hastaneler , özel sağlık kuruluşlarına dönüştü.Okullar bile büyük ölçüde özel..Cami imalatı ihtiyacın on katı .Karakol artık eski anlamını yitirdi.Bina , sokak , mahalle ve neredeyse semtlerin güvenliği ,özel güvenlik şirketleri eli ile sürdürülüyor..İmar planlarında gösterilen bu yerlerin dışında konut alanlarında verilen bu hizmetlerin yeni imar yönetmeliğinde ele alınması ve çözüme kavuşturulması gerekirken yapılan bu önerme yeni bir hukuki tartışmayı yaratır.
Planda yer alan bu tür kentsel ortak kullanım alanları kullanılamaz halde. Bu kullanım kararları mülk sahiplerine işkence etme aracı haline geldi. Eğer huzurevi ve kreşler konut alanlarında yapılabilecekse , imar planlarında huzurevi ve kreş yazan alanlarda da konut yapılabilir.
Taslak uzun…
Tartışılacak madde çok.
Devam edeceğim…
İyi niyeti tartışmıyorum …Sadece bir tek şey istiyorum…Biraz daha dikkat…
