5 Ağustos 2012 Pazar

YASAK SANSÜR VE BAŞARISIZLIK VAR

KÖŞETAŞI REHA İLHAN SANSÜR , YASAK VE BAŞARISIZLIK Amerikalılar çok severler.. Her şeye , her döneme bir isim vermeyi hem çok severler hem de pek iyi becerirler.. Bu hükümetle yaşadığımız dönemin en açıklayıcı tanımı bence başlıkta ki gibi olacak. Her şey sansürleniyor.. Bunu hepimiz yapıyoruz. Yazarken ben , basarken genel yayın müdürü okurken siz.. Açık bir sansür dönemi yaşıyoruz. Her şey yasak… Birisinin beğenmediği , (bu birisi her hangi birisi bile olabiliyor artık )birisinin hoşuna gitmediyse O şey yasak. Polislerini bile karakolunda sıraya çeken bir korku saldı ülkeyi. Adam muhabir ama beğenmemiş olanları, “yakarız ağabeycim” diyor açıkça.. Beğenmedi mi yakacak… Tık yok… Davulcuya yan bakana hayat hakkı yok… Ya zurnacıya… O şimdilik belli değil.. Bu konuyu ilerleyen günlerde Yozgat eşrafından manav amca belirleyecek. Konuştun mu yasak , yazdın mı fena…Okuyup anlattın mı çete maazallah… Bütün bunları olimpik ruh içerisinde yaşıyoruz. Kendisi Londra’da maç izliyor.. Görevini yapan İngiliz’in terbiye düzeyini belirliyor. Olimpiyatları neden Müslüman bir ülkede yapmıyorsunuz diye yetkilileri azarlıyor. Kendisi , anayasasında laik , demokratik sosyal hukuk devleti yazan ülkenin başbakanı. Sonra müsabakalar başlıyor.. Yaprak dökümü ile birlikte suratlar asılıyor.. Her başarısızlık haberi , yüz hatlarında yeni derinlikler yaratıyor. Yandaşı , yalakası başlıyor homurdanmaya.. Ne diyeceklerini ne yapacaklarını da bilmiyorlar. Devşirme sporcu ve yabancı hoca ithal etmek konusunda tam anlaşmışlarken, Birisi buluyor çözümü.. Bir sonra ki olimpiyatlara “kurşun döktürerek” götürecekler sporcuları.. Dönemin tanımı bu… Sansür , yasak ve başarısızlık… Dönemin adı mı?... Tahammülsüzlük…

Hiç yorum yok: