KÖŞETAŞI REHA İLHAN
BU ŞEHRİ KİM YÖNETİYOR?
Bu şehri kim yönetiyor.?
Mimarlar mı?
Müteahhitler mi?
Kim yönetiyor bu şehri.?
Peyzaj mimarları odasının bu soruyu sormasının sebebi ne?
Aslında kendileri veriyor sordukları sorunun yanıtını.
Antalya İmar Yönetmeliğinin amacından başlayarak bütünü hakkında yaptıkları çalışmayı görmeyenler yönetiyor Antalya’yı.
İşte bu şehri yönetenlerin bu günkü Meclis toplantısı öncesi bir kez daha düşünmelerini isteyerek yönetmelik hakkında ki görüşlerini açıklıyorlar.
Yaptıkları çalışma ile bütün belediye başkanlıkları ve meclis üyelerine ulaşmışlar.
Dört yıldır üzerinde çalıştıkları planlama kavramlarını , Antalya İmar Yönetmeliği değişiklik taleplerini ilgili herkese iletmişler.
Yine de bu gün Büyük şehir Belediye Meclisinde görüşülecek olan yönetmelik taslağında bir tane bile olsun önerileri yer almamış.
Biliyorlar çünkü ellerinde komisyon raporu ve meclis gündemine alınan şekli ile yönetmelik var.
Hatta meclise girecek metinde bir çok maddi ve mantıki hata da tespit etmişler.
Örneğin peyzaj mimarisi projesi istenen parsel büyüklükleri yönetmeliğin farklı yerlerinde farklılık gösterebiliyormuş.
Ya da mimarların arka bahçenize kaç ağaç dikmeniz gerektiğini söyledikleri maddeler de varmış.
Bu şehri yönetenlere söyledikleri şey şu.
“Bu yönetmeliği kabul etmeden önce bir kez daha düşünün.”
Benim söyleyeceğim şey de farklı değil.
İmar yasası ve yönetmelikleri ile şekillenen şehrimizin bu günkü durumunu hiç beğenmiyorum.
Demek ki bu planlama anlayışında eksik olan bir şeyler var.
Ortak kullanım alanlarımız ve rekreasyon alanları , parklar ,bahçeler ve meydanlar konusunda eksik olan bir şeyler .
Tatil köylerinin bahçelerinde olup şehirde olmayan bir şeyler.
Şehrimizin her yerinde peyzaj düzenlemesi eksikliği var.
Çünkü Şehrin İmar Yönetmeliğinde , Peyzaj mimari projesi aranması kısıtlanmış bir şekilde yer alıyor.
Benim bu yönetmelikte çekince koyduğum bir çok konu vardı ama galiba en önemlisi peyzaj mimarlarına kör oluş hali.
Oda başkanı Teoman Akçalı parmağı ile işaret ederek yüksekleri gösteriyor ve “ Onlar bizim gösterdiğimiz yere değil , parmağımızın ucuna bakıyorlar.” Diyor.
Meclis üyeleri ve Büyük şehir belediye başkanı Prof.Dr.Mustafa Akaydın bu parmağın işaret ettiği yere bakarsa yabancısı olmadıkları bir yeri görecekler.
Çok yakınımızda olan ve kendilerinin de çok beğendikleri bir yeri.
Prof.Dr. Yılmaz Büyükerşen’in Eskişehir’ini.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder