KÖŞE TAŞI REHA İLHAN
ANLATABİLDİĞİMİ BİLİYORUM
Kendimi ifade edebildiğimi biliyorum.
Bu köşeyi okuyan bilir…Bir şey söylemek istiyorsam söylerim..
Tamam kabul ediyorum..Döndürüp dolandırdığım da…Evirip çevirdiğim de olmuştur.
Ama söylemem gerektiğini düşündüğüm.Söylemek istediğim şeyi mutlaka söylerim.
Söylediğim şeyin açık anlaşılır ve sağa sola çekilmez olmasına da dikkat ederim.
Çünkü sadece benim köşemi okuyana değil bütün okuyanlara saygı duyarım.
Okuyucunun zekasına güvenirim. O’nun gerçeği ve doğruyu arama çabasını takdir ederim.
Aramızda sadece okuyucu yazar bağı olduğunu ve bu bağın çok ince bir bağ olduğunu bildiğim halde bunu yaparım…
Düşünün ki okuyucu beni bu köşeyi yazmak için seçmiş olsun..
Bana bu köşeyi yazmak görevini vekaleten , yani kendi adına bana vermiş olsun.
Ben de O’na yalan söylemiş , yanlışı doğruymuş gibi yazıp , dolandırıcılığı dürüstlük , sahteyi gerçek yapmış gibi yapayım…Okuyucunun yüzünü gözünü karaya boyayıp , çamur , iftira ne bulursam atmış olayım…
Ertesi gün ne olur?....
Tabii ki size söylüyorum…Ertesi gün ne olur?
Bana verdiğiniz yetkiyi geri mi çağırırsınız?...Yoksa….?
Yoksa?....
Eveeeettttt……Zaten beraber yürüdüktüydüüüüü….
Yağmurda yağıyorooorduuuuu….
Mu dersiniz…?
Cevabını siz biliyorsunuz…Ben değil…
Benim bildiğim başka…
Siz ne yaparsanız yapın…Böyle bir durumda Hürses gazetesi beni kapının önüne koyardı…
Zaten Derya Uğural bu günlerlerde bana kötü kötü bakıyor..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder